Başkan Önal Sözünü Tuttu, Bilgi Teyzeyle Buluştu Başkan Önal Sözünü Tuttu, Bilgi Teyzeyle Buluştu
Olağanüstü ve panik yapacak bir durumun olmadığını belirten İzmir Halk Sağlığı Müdürü Bedia Kızılkaya, özellikle risk altındaki gruplar için alınacak tedbirleri sıralarken, vücudumuzun geçmişe oranla H1N1 virüsü ile tanışık olduğunu söyledi. 

Ege Bölgesinde halk arasında “domuz gribi” olarak bilinen H1N1 virüsü nedeniyle ölüm vakaları yaşanırken, pek çok hastanın domuz gribi şüphesiyle tedavi altına alındığının öne sürülmesi, bilgi kirliliğine neden oluyor. İzmir’de Ege Üniversitesi Hastanesine domuz gribi şüphesiyle kaldırılan 55 yaşındaki F.K., eşlik eden hastalıklarının da olması sebebiyle hayatını kaybetti. 

Domuz gribi vakası ve alınacak tedbirleri sıralayan İzmir Halk Sağlığı Müdürü Bedia Kızılkaya, İzmir’de hayatını kaybeden hastanın sadece domuz gribi nedeniyle vefat etmediğini ifade etti. Panik yapacak bir durumun kesinlikle olmadığını kaydeden Kızılkaya, vücudumuzun, hastalığın çıktığı ilk yıl olan 2009 yılına göre H1N1 virüsü ile daha tanışık olduğunu risk altındaki grupların bu virüse karşı daha fazla tedbir alması gerektiğini söyledi.

Kızılkaya, domuz gribi şüphesiyle tedavi altına alındığı söylenen hastalar için de “Her hastaya domuz gribiymiş gibi, her hasta grip gibi yaklaştığımızda alacağımız tedbirler domuz gribine de alınmış oluyor” dedi.

“ÖLÜM SEBEBİ SADECE DOMUZ GRİBİ DİYEMEYİZ”
Gribin bulaşıcı ve insanı paçavraya döndüren bir hastalık olduğunu belirten Kızılkaya, şöyle konuştu: 
“Eşlik eden hastalığı varsa, örneğin altta yatan akciğer hastalığı, kanser hastalığı veya kalp hastalığı varsa, 65 yaş üstüyse, 2 yaş altıysa zaten gribal hastalığa yakalandığında yoğun bakıma yatacak seviyeye de gelebilir, ölüme götürebilir. Ege Üniversitesinde takip ettiğimiz bir hastada H1N1 izole edildi ama o hastanın ölüm sebebinin sadece domuz gribi olduğunu söyleyemiyoruz. Beraberinde başka hastalıklarının da olduğu ve bu hastalıkların ölüme sebebiyet verebileceğini biliyoruz. Biz grip olmamak için uğraşalım. Bunu üç-beş günde atlatabiliriz, hastaneye yatmamız gerekebilir, yoğun bakımda yatmamız gerekebilir. Mümkünse hasta olmamak için çalışalım. Başta aşı olalım, kişisel hijyen tedbirlerine dikkat edelim.” 

“PANİK YAPACAK BİR DURUM YOK”
Domuz gribine karşı vücutlarımızın 2009 yılına göre nispeten daha tanışık olduğunu, hastalık ilk çıktığında yaşanan yabancılığımızın artık olmadığını ifade eden Kızılkaya, sözlerini şöyle sürdürdü: “O dönem vahim bilinmezlik ve ölüm tabloları vardı ama şu geldiğimiz günde H1N1’den de H3N2’den de ölümler olacak ki zaten yıllardır oluyordu. Olağanüstü, panik yapacak bir durum yok. Önlemi alacağız, sağlıklı besleneceğiz, hareketli bir yaşam süreceğiz, aşımızı olacağız.”

VÜCUDUMUZ ARTIK H1N1’İ TANIYOR
Domuz gribine artık ‘domuz gribi’ demediklerini ‘mevsimsel grip’ tabirini kullandıklarını söyleyen Kızılkaya, H1N1 virüsünü artık dolaştırdıklarını belirterek, “Bu hem ortalıkta dolaşan virüslerden biri, hem de vücudumuzun artık tanıdığı bir virüs. İlk çıktığı zaman vücudumuz da tanımıyordu, biz de bilmiyorduk. ‘Domuz gribi’ dediğimiz virüs, influence virüsünün bir alt grubudur. Dolayısıyla domuz gribi olduğunu ancak Ankara’daki Halk Sağlığı Laboratuvarının çalışması neticesinde öğreniyoruz. Her hastaya domuz gribine yakalanmış gibi, her hasta gripmiş gibi yaklaştığımızda alacağımız tedbir domuz gribine de alınmış oluyor. Domuz gribine özellikli bir yaklaşımımız yok” 

“BİR ÖNCEKİ YILDAN DAHA FAZLA DEĞİL”
2014 yılının Aralık ayında 250 hastaya influence tanısı konulup yatarak tedavi edilirken 2015 yılının Aralık ayında bu rakamın 70’lerde olduğunu kaydeden Kızılkaya, sözlerini şöyle sürdürdü:
“Bir önceki yıldan daha fazla değil. Risk altındaki gruplar olan 65 yaş üstü, kronik hastalığı olanlar, sağlık personeli, 2 yaş altı çocuklar ve hamileler gribal enfeksiyon geçirdiklerinde ağır geçirebilir. Alacağımız en önemli tedbir aşı olmak. Aşı olacağız ki, vücudu tanışık yapacağız. H1N1 olmayan virüsünden influence enfeksiyonlarından kaybettiğimiz vaka da oldu geçmiş yıllarda. Hasta solunum yetmezliğine giriyor ve bütün destek tedavilerine rağmen hayatını kaybedebiliyor. Hem İzmir özelinde hem de Ege Bölgesi için tek tük domuz gribi nedeniyle hayatını kaybedenleri de göreceğiz, diğer influence enfeksiyonları nedeniyle hayatlarını kaybedenleri göreceğiz. Gönül temenni eder ki bu ölümler hiç olmasın ve hiç hastalanmayalım. Hastalanmamak için tedbirleri bireysel ve toplumsal olarak almalıyız.”

İZMİR’E 5 BİN GRİP AŞISI
Sağlık Bakanlığı tarafından sağlık personeline 5 bine yakın grip aşısı gönderildiğini dile getiren Kızılkaya, bu aşıların huzur evlerindeki yaşlılara ücretsiz yapılabildiğini belirterek, “Kronik hastalığı olanlar aile hekimleri veya hastaneye gittiklerinde kronik hastalığı olduğunu belirleyen heyet raporunu göstererek ücretsiz olarak bu aşıyı alabiliyor. Olağanüstü, panik yapacak bir durum gerçekten yok. Bilgi kirliliğine karşı kitapçıklar bastırıp halka dağıtmayı amaçlıyoruz” ifadelerini kullandı.
Editör: TE Bilişim