Bayramlar da Büyükşehirlerdeki ulaşımın bedava olduğunu biliyorduk. Bazen de yarı fiyatına… Ama şimdi bayram değil seyran değil 5 gündür ulaşım neden bedava diye soruyoruz hepimiz.  Tabii ki cevabını da biliyoruz hepimiz…

 

Büyükşehir Belediyesi Şehir içi ulaşım sisteminin ihalesini yapmış,  ihaleyi 16 yıldır bu hizmeti yürüten kent kart kaybetmiş ve Kartek Kart Bilişim Toplama Sistemleri A.Ş. kazanmış.

Kent kart itiraz süresini değerlendirerek yapmış olduğu başvuru sonuçlanmış ve böylece İzmir ulaşım sisteminde yeni bir dönem başlamış… olacakdı.

Evet Nisan ayında sonuçlanan bu işlemlerden sonra İzmir Büyükşehir Belediyesi, Eshot, Kent Kart, ve Kartek firması bir araya gelememiş ve sorunu çözememiş olduğunu anlamak artık müneccimlik değil sanırım. Çünkü Nisan ayından bu yana 2 ay geçmesine rağmen 1 Haziran’da yeni şirketin kontrolüne geçmesi beklenen sistem kimsenin eline geçemeyerek tam bir fiyaskoya dönüştü.

Belki de ilk kez bir belirsizlik yada sorun vatandaşa yaradı ve Bütün toplu ulaşım çalışmayan kartlar yüzünden bedava oldu. Ama bu bedavacılık 5. Gününü geride bırakmasına rağmen devam ediyor.

İlk gün Büyükşehir Belediyesi; Kent kart’ın şifreleri değiştirdiğini, bunu tespit ettiklerini ve yasal sürenin başlatıldığını bildirmesi üzerine Kent Kart konu ile ilgili açıklama yaparak:

 

‘’Bilinmelidir ki; şirketimiz, ESHOT ve İBB'nin iddiasının aksine sözleşme süresinden sonra teslim etmesi gereken bilgi, belge, yazılım ve diğer her şeyi, ESHOT'un talebi ve haksız ısrarı doğrultusunda 28 Mayıs ve 29 Mayıs tarihinde teslim etmiştir.

ESHOT'a teslim ettiğimiz hiçbir şifre değiştirilmemiştir ve ESHOT'a 31.05.2015 günü saat 24:00'dan önce tüm sorumluluğu tarafımıza ait olan sisteme habersiz girmemesi ve hizmetimizi aksatacak bir değişiklik yapmaması da yazılı ve sözlü olarak bildirilmiştir.

Tüm bunlara karşın kendi işini baştan bu yana yapamayan ve geçişi beceremeyen kişilerin suçu Şirketimize atma çabasının nedeni suçluların telaşından başka bir şey değildir.

Şirketimize haksız ve asılsız suçlamalar yönelten şahıslara yargı önünde hesap sorulacaktır’’ diyerek Kamuoyunu bilgilendirmiştir.

 

 Şimdi 5 günlük toplam yolcu kapasitesi günlük 1,5 milyon insandan 7,5 milyon insan olduğuna göre ve ortalama kullanım bedelini 2 TL olarak alırsak 5 günlük bilanço yaklaşık 15 milyon TL. Peki bu bedel kimden çıkacak. Eğer halktan zam yapılarak çıkacaksa bedava binmeyenlerin günahı ne. Yok eğer halktan çıkmayacaksa devlet malının zararını kim karşılayacak.

Anlaşıldığı üzere hem Belediye Kent Kartı, Hem de Kent kart Belediye’yi mahkemeye vermiş. Sonucu belediye kazanırsa kent kart bedeli ödeyecek. Peki kent kart kazanırsa bir de üstüne tazminat ödenecek. Kimin haklı kimin haksız olduğuna mahkeme karar vereceği için sonucu o zaman göreceğiz.

Ancak benim İzmir’imin Türkiye’ye böyle bir olayla gündem olması  zoruma gidiyor. Eminim haber sitemizi arayan bir çok İzmir’linin de zoruna gidiyordur. Bir sistemi beceremeyen, ihale aylar öncesinde bitmesine rağmen sistemi çözemeyen, beceriksiz belediye gibi ithamların ulusal TV kanallarında Gazetelerde konu olması beni bir İzmir’li olarak çok üzmektedir.

Politikacıların aksine konunun muhatabının Başkan Aziz Kocaoğlu olmadığını çok iyi bilmekteyim. Sonuçta Eshot yetkilileri, bu yazılımla ilgilenen çalışanlar mutlaka vardır. Ama ne yazık ki suç her zaman en tepedekine yapıştırıldığı için Başkan Aziz Kocaoğlu bu olayın baş köşesine oturtulmuş vaziyette.

Onun için bir an önce bu zarardan dönülmeli, Başkanın olayın sorumlularını kamuoyuna açıklaması ve görevden alması bizleri bir az olsun rahatlatacaktır.

Aksi takdirde bu olay başkanın sırtında Mahkeme sonuçlanana kadar kalbur olarak kalmaya devam edecektir ki eğer Büyükşehir mahkemede haklı bulunursa…

Aksini düşünmek bile istemiyorum.