ÇOCUĞUM ERKEN ERGENLİĞE Mİ GİRİYOR?
Çocukların gelişim süreci ile ilgili anne babaları en çok endişelendiren konulardan biri de erken ergenlik. “Çocuğum erken ergenliğe mi giriyor?”, “Tedavi olmalı mı?” gibi sorular ebeveynler kafalarını kurcalayıp duruyor. Liv Hospital Çocuk Endokrinoloji Uzmanı Prof. Dr. Cengiz Kara erken ergenliğin ne zaman tedavi edilmesi gerektiğini anlattı.

Türkiye Nüfusunun Yüzde 49,9'u Kadınlarda Oluşuyor Türkiye Nüfusunun Yüzde 49,9'u Kadınlarda Oluşuyor

ÇOCUĞUM ERKEN ERGENLİĞE Mİ GİRİYOR?

Çocukların gelişim süreci ile ilgili anne babaları en çok endişelendiren konulardan biri de erken ergenlik. “Çocuğum erken ergenliğe mi giriyor?”, “Tedavi olmalı mı?” gibi sorular ebeveynler kafalarını kurcalayıp duruyor. Liv Hospital Çocuk Endokrinoloji Uzmanı Prof. Dr. Cengiz Kara erken ergenliğin ne zaman tedavi edilmesi gerektiğini ve tedavi yöntemlerini anlattı.

Zamanında tedavi edilmezse boy kısa kalabilir

Aileler özellikle kız çocuklarındaki erken meme gelişimi ile kaygılar yaşar. Kaygının iki kaynağı erken adet kanaması olasılığı ve kanama ile beraber büyümenin duracağı düşüncesidir. Çocuğun yaşıtlarından önce adet görmesinin getirebileceği stres, sıkıntı da bu kaygıyı besler. Doğrusu, çok küçük yaşlarda başlayan gerçek erken ergenlik bu risklerin tamamını taşır. Zamanında teşhis ve tedavi edilmezse, erken ergenlik büyüme plaklarının erken kapanmasına ve erişkinlik boyunun kısa kalmasına neden olur. Ancak ergenlik belirtilerinin erken başlaması her zaman tedavi gerektirmez; ergenliğin kendi doğal seyrinde izlenmesinin daha uygun olacağı durumlar da vardır. Dolayısıyla, tedavi gerektiren ve gerektirmeyen erken ergenlik süreçlerinin birbirinden ayırt edilmesi ve gereksiz tedavilerden kaçınılması da bir o kadar önemlidir.

Ergenlikte büyüme giderek hızlanır

Kızlarda ve erkeklerde iç ve dış üreme organları (yumurtalıklar, rahim, vajina, penis) birincil cinsiyet özellikleridir. Bu organların büyüyerek erişkin boyutlarına ulaşmasının yanı sıra kıllanma ve meme büyümesi gibi fiziksel değişimler ise ikincil cinsiyet özelliklerini oluşturur. Ergenlik dönemi ikincil cinsiyet özelliklerinin ve üreme kapasitesinin kazanıldığı çocukluktan yetişkinliğe geçiş evresidir. En sık gözlenen ilk belirti kızlarda meme büyümesi ve erkeklerde testis büyümesidir. Ancak aileler testis büyümesini fark edemeyebilir ve ilk dikkat çeken bulgu penis kökünde kıllanma olabilir. Kızlarda da genital bölgede kıllanma bazen ilk ergenlik belirtisi olabilir. İlk belirtilerden ortalama 2-2.5 yıl sonra kızlarda ilk adet kanaması, erkeklerde ise sperm üretimi başlar. Bu süreçte büyüme giderek hızlanır ve doruk noktasına ulaşır. Sonraki 2-2.5 yılda büyüme giderek yavaşlar ve büyüme plaklarının kapanması ile durur.

Başlama yaşı ve ilerleme hızı kişiye göre değişir

Ergenlik kızlarda ortalama 10-11 yaşlarında, erkeklerde ise 11-12 yaşlarında başlar, fiziksel değişikliklerin ve büyümenin tamamlanması 4-6 yıl sürer ve genellikle kızlarda 15-16, erkeklerde 17-18 yaşlarda boy uzaması durur. Ancak ergenliğin başlama yaşı ve ilerleme hızı çok fazla bireysel değişkenlik gösterir. Yukarıda ifade edilen ortalama yaşlara göre 2-3 yıllık sapmalar mümkündür. Bu nedenle ergenliğe girme yaşı kızlarda 8-13 ve erkeklerde 9-14 arasında değişir. Bu yaşlar arasında başlayan ergenlik normal kabul edilir.

Her erken gelişim erken ergenlik anlamına gelmez

Erken ergenlik ikincil cinsiyet özelliklerinin kızlarda 8 ve erkeklerde 9 yaşından önce başlaması olarak tanımlanır. Kızlarda 8 yaşından önce meme büyümesi ve kıllanma olması, yine erkeklerde 9 yaşından önce testis büyümesi ve kıllanma başlaması erkendir. Ancak her erken gelişim gerçek erken ergenlik olduğu anlamına gelmez. Ergenlik belirtilerinden sadece bir tanesinin gözlendiği ve diğer belirtilerin eşlik etmediği kısmi ergenlik biçimleri söz konusudur. Örneğin, kızlarda en sık 6 ay ile 2 yaş arasında gözlenen erken meme gelişimi böyledir. Bu durum kız çocukların çoğunluğunda müdahale edilmeksizin kendiliğinden düzelir, bazılarında ise erken ergenliğe ilerleyebilir. Bu süreçte yakın takip önemlidir. Yine, en sık 5-8 yaşlar arasında gözlenen genital bölgedeki kıllanmalar da eşlik eden başka bulgu yoksa çoğu zaman ergenlik belirtisi değildir. Böbrek üstü bezinden salgılanan hormonlara bağlı oluşan bir durum olup genellikle ter kokusunun değişmesi ile birlikte görülür. Ancak, kıllanma bazen abartılı olabilir. Abartılı kıllanma olan çocukların ergenlik süreçlerinin izlenmesi gerekir. Çoğunlukla ergenliğin durdurulmasını gerektiren bir sorun oluşmaz, fakat kızlar sonraki yıllarda aşırı kıllanma veya adet düzensizlikleri gibi sorunlar yaşayabilir.

Obezite ergenliği erkene çekiyor

Günümüzde aşırı beslenmeye bağlı oluşan obezite sorunu hem kızlarda hem de erkeklerde ergenliği erkene kaydıran bir etmen olarak karşımıza çıkmaktadır. Obezitenin giderek yaygınlaşmasına paralel olarak erken ve erkence ergenlik sorunları daha sık gözlenir. Erken ergenlik kızlarda 8 ve erkeklerde 9 yaş öncesi başlayan belirtileri ifade eder. Erkence terimi ise normal yaş aralığında ancak erkene kaymış ergenliği belirtmek için kullanılır. Kızlarda 8-9 yaş, erkelerde 9-10,5 yaş arası başlayan ergenlik erkence kabul edilir.Erkence ergenlik yavaş seyirli bir durumdur ve obeziteden bağımsız olarak da görülebilir. Bu durumda boy uzunluğu ve kemik yaşında bir ilerilik söz konusu değildir. Obez çocuklarda boy ve kemik yaşı ileri olabilir. İster fazla kilolu isterse normal ağırlıklı olsun erkence ergenliği olan çocuklarda ergenlik durdurucu tedavilerin erişkin boya olumlu bir etkisi yoktur. Ergenliği kendi doğal seyrinde izlemek daha uygun bir yaklaşımdır. Öte yandan, beslenme durumundan bağımsız, daha çok 7 yaş öncesi çocuklarda gözlenen ve tedavi gerektiren gerçek erken ergenlik durumları da vardır. Bu çocuklarda ergenlik hızlı seyir gösterir, kemik yaşı hızlı ilerler ve müdahale edilmezse erişkin boy kısa kalabilir.

Hemen endişeye kapılmayın

Anne babalar çocuklarında erken ergenlik belirtileri gözlediğinde hemen endişeye kapılmamalıdır. Ebeveynler genetik yapı ve beslenme durumu ile ilişkili olarak çocuklarının ergen gelişim gösterebileceğini ve hormon tedavisi uygulayarak ergenliği durdurmanın her zaman gerekli olmadığını bilmelidirler. Ergenlik açısından müdahale gerektiren bir sorun olup olmadığı konusunda destek almak için ailelerin çocuk endokrin uzmanlarına başvurulmaları önerilir.

Editör: TE Bilişim