Cumhurbaşkanı Haberleri

Cumhurbaşkanı'ndan Sert Tepki

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan Türkiye işid'den petrol alıyor sözlerine çok sert yanıt verdi.

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Katar'daki temaslarının ardından Türkiye'ye gelişi sırasında uçakta gündeme ilişkin açıklamalarda bulundu. Müslüman Kardeşler ile ilgili iddialarının sorulması üzerine Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Konuyla ilgili olarak bir defa yetkili mercilerimizin bunlarla görüşmeleri gibi bir şey sözkonusu değil. Açıklamayı kim yaptı bilmiyorum. Türkiye’de kiminle görüşmüşler bana ulaşan bir bilgi yok. Bize yansımış bir bilgi yok. Bunların Türkiye’ye gelmek gibi bir talepleri olması durumunda incelenir bakılır. Gelmelerini engelleyecek bir sebep varsa farklı bakılır. Engel yoksa herkese gösterilen kolaylık onlara da bakılır. İsim bazında sıkıntı var mı yok mu bakılır. bu noktada yoksa, herhangi bir yabancı nasıl misafir oluyorsa onlarda gelebilir” diye cevap verdi.
Newyork Times’da yer alan Türkiye’nin IŞİD petrolü aldığı iddiaları hatırlatılarak “Türkiye itibarsızlaştırmaya mı çalışılıyor?” şeklindeki bir soru üzerine ise Cumhurbaşkanı Erdoğan şöyle cevap verdi:
“Bu konuyla ilgili Türkiye’nin duruşu he zaman belli. Burada bir defa IŞİD’den Türkiye’nin petrol alıyor ifadesi çok çirkin ve kesinlikle yalan. Bu ifadeleri ortaya koyanlar adice bir ifade ortaya koyuyorlar. Ben dünde açıklamamı yapmıştım. Bölgedeki tüm terör eylemlerine karşı duran bir ülkeyiz. Çünkü biz terör eylemlerinden çok çektik. Kaldı ki bize resmi kanal dışından giren bu tür petrol olursa bunları alıkoyup imha ediyoruz. Beş bin ton getirilmek istenen petrol yakalandı imha edildi. Türkiye bu konularda hassastır, asla fırsat vermez. IŞID ya da petrol kaçakçılığı yapan örgütlere müsamaha ile bakmamız mümkün değil.”
“ABD BASINI ASPARAGAS YALAN HABER ÜRETİYOR”
ABD basınında yer alan yapılan haberlerle ilgili bir baka soruya ise Cumhurbaşkanı Erdoğan,
şöyle cevapladı:
“Kerry ile de yaptığımız görüşmede söyledim. ABD basını asparagas yalan haber üretiyor. Bu adını verdiğiniz gazetede bu tür haberler üretmekte mahir bir gazete. Bunların Türkiye’nin gerçek yüzünü yansıtması değil, Türkiye- Amerika ve Türkiye’nin dost olduğu ülkelerle arasını bozmaya yönelik. Aslı astarı yok. Bu art niyet. Bizim bir defa ABD ile stratejik ittifakımız devam ediyor. hatta model ortaklığımız devam ediyor. NATO zirvesinde bazı gerek ulusal gerek uluslar arası medya bizim görüşme yapmayacağımızı ve ertelendiğini yazdı. Biz başkan Obama ile bir buçuk saat oturduk. Milli Savunma Bakanı ABD’nin Türkiye’deydi. Görüşmeler yaptı.
Cuma günü Dışişleri Bakanı Türkiye’deydi. Bu kadar yoğun bir trafik Türkiye ABD arasında olurken, haberlerin kıymeti harbiyesi olabilir mi..Uydurma, amaç Türkiye ile ABD arasına nasıl fitne sokarız. Türkiye’deki bazı grupların buna aracı olması da bunların ne kadar önemli olduğu konusunda önemli.”
“ABD’nin ortaya koyduğu strateji de Ankara’yı tatmin etmeyen unsurlar mı var?” şeklindeki soru üzerine Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Suriye ve Irak diye geçiyor. Suriye Irak diye geçerken buradaki mücadelenin boyutunda hem Suriye’yi hem Irak’ı görüyorsunuz. Bu ifade benim NATO zirvesinde de kullandığım ifade. Olayı sadece Irak olarak değerlendirmek yanlış. Bizim Suriye ve Irak olarak ele alması, zaten belirlenen hedefti. Koalisyona lafta değil gerçekte kim gerekecek.
Afganistan’da dört ülke kaldı. ABD, Almanya, Türkiye, İtalya. Burada da biz tamamen işin dışında kalalım demiyoruz, bizim söylediğimiz insani yardım konusunda destek veririz diyoruz. Ama ‘hassasiyetlerimizi göze almanız lazım’ diyoruz. Bunu böyle değerlendirmeye alırlarsa, insani yardım konusunda haklılığımızı anlarsınız diyorum” diye karşılık verdi.
“Anlayış var mı?” şeklindeki soru üzerine Cumhurbaşkanı Erdoğan,”Kerry aksi bir şey söylemedi” diye cevap verdi.
“Suriye rejimi ile mücadele konusunda ABD’nin tavrı tatminkar mı?” şeklindeki bir soruya Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Burada olayın iki boyutu var. Strateji ve taktik. Bunlar çalışılıyor. değerlendirmeler yapıldıktan sonra gerçeği görür ona göre memnunuz ya da değiliz derler” şeklinde cevap verdi.
“TÜSİAD İKİLİ GÖRÜŞMELERDE ŞÜPHESİZ Kİ YERİNİ ALACAKTIR”
TÜSİAD Toplantısının olacağını hatırlatan bir gazetecinin “Yeni Türkiye de yeni anayasa ve çözüm süreci çok önemli, bu konuda büyük demokrasi cephesi olur mu?” şeklindeki sorusu üzerine Erdoğan, şunları dedi:
“Benim bunun arkasında durmaktan başka bir seçeneğim olamaz. Yeni Türkiye tezini sonuna kadar savunacak içini dolduracağız, hükümetin sahiplenmesi ayrı bir güç katacaktır. STK’lar da yeni Türkiye’nin inşasında yerini almalı. TÜSİAD ikili görüşmelerde şüphesiz ki yerini alacaktır. Bunun temelini oluşturan en önemli adım yeni Anayasa’dır. Olmadan böyle bir şey olması mümkün değil. Ana muhalefetin başındaki zat 60 maddede anlaştık diğerlerinde anlaşalım diyor, ama 60 da anlaştıktan sonra bırakıp kaçan sizsiniz. Dürüst ve samimi iseniz Meclis Başkanını ikna etmelisiniz. Anayasanın sonuna kadar bu çalışmayı bitirip bunu oylamaya getirmenin anlamı yok, hadi gel 60 maddeyi getirin Meclise oylayın. Bir taraftan da komisyon diğer maddeleri çalışsın. Bu samimiyet testidir. Vatandaş şunu görecektir; Parlamento yeni anayasada samimi. dört grubun imzası vardı, 60’ı çıkarttılar , komisyon çalışıyor, bu umuttur. Bu çözüm sürecine ve ekonomiye alt yapı oluşturacak. Bundan sonraki süreçte de demokrasi ve ekonomi at başı gitmelidir. Bundan taviz veremeyiz. TÜSİAD’daki konuşmamda bunları gündeme getirmem adeta olmazsa olmazdır. TÜSİAD’da bunları hedef olarak belirlemek suretiyle , TÜSİAD’da sorumluluğunun bilincinde.”
“TÜRKİYE GENİŞLEME KONSEPTİN DE DEĞİL, MÜZAKERE SÜRECİNDE”
“AB turu olacak mı? , AB’nin yeni kadrosunda genişleme karşıtı hava var, yeni dönem” şeklindeki bir başka soruya Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Türkiye genişleme konseptin de değil, müzakere sürecinde. Bir de 14 faslın bir tanesinin aç kapası yapıldı, diğerlerinin açılışı yapıldı. Türkiye’nin dostları grubu var. Bu ziyarette yapacağım görüşmelerden biri bu gruptan şu açılıp da kapanmayan fasıllar gibi, aç kapaların aynı anda yapılması gereğini ve bunun gündeme getirilmesini paylaşacağım. Nasip olursa BM Genel Kurulu’nda bazı AB üyesi ülkelerin devlet ve hükümet başkanları ile görüşmelerimiz olacak. Bir kısmı ile de sonra dolaşacağız. Arkadaşlara da söyledim, Sayın Rensy ile yapacağımız görüşmeye farklı zaman ayıralım. 23 ve 24 fasıllarla ilgili bu dönem başkanlığında mesafe alalım. aç kapa olayını da gerçekleştirirsek ab sürecinde farklı bir dönemi yakalamış oluruz diye düşünüyorum” şeklinde cevap verdi.
FRANSA’DAKİ IŞİD TOPLANTISI
Fransa’daki IŞİD toplantısına dikkat çeken bir gazetecinin “Fransa keşif uçuşlarına başladığı iddiası var. Irak’ta IŞID konusunda Fransa çıkışı olur mu?” sorusuna Cumhurbaşkanı Erdoğan şöyle cevap verdi:
“Ben ihtimaller üzerinden değerlendirirsem haifi olur. yazılı bir sonuç bildirgesi yok. Bunun üzerinde durmam yanlış olur. Dışişleri Bakanımız oradaydı. ondan yarın Kıbrıs’a gitmezse, davet edip bilgi alacağım.”
“CİDDE TOPLANTISINA KATILAN ÜLKELER BELLİ, DESTEK BELLİ”
ABD kamuoyunda yapılan kamuoyu yoklamalarındaki desteğin düşük göründüğünü ifade eden bir gazetecinin “Obama’nın elini kolunu bağlar. Başarılı olur mu?” yönündeki bir sorusuna Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Başarılı olup olmaması, ABD açıklama yaptı. Ben hava harekatını yaparım diyor. Kara harekatını yapanlar, ’biz onların işini kolaylaştırırız’ diyor. Şimdi zaten kara harekatının olmadığı bir operasyonun başarılı olması mümkün değil. Ancak caydırıcı olur. Fakat şu anda çarşamba açıklaması Sayın Obama’nın kararını verdiğini ortaya koyuyor. Çerçeveyi çizdi. Cidde toplantısına katılan ülkeler belli, destek belli. Bunları da yine ilgili birimleri ile karşılıklı görüşmüş vaziyetteler. koordinasyon merkezinin vereceği kararlarla yürüyecektir” diye cevap verdi.
“BU İŞİN MERKEZİ MUSUL”
49 rehine ile ilgili görüşmenin olup olmadığının sorulması üzerine ise Cumhurbaşkanı Erdoğan,
“Katar’dan çok gayretlerimiz ve çalışmalarımız Irak’taki özellikle bu işle ilgili birimlerle yürüyor. Çünkü bu işin merkezi Musul. Olayın döndüğü yer orası. Tüm bu olanlar karşısında bizim 49 rehinemize yönelik elimizde bizim de kendimize yönelik bazı değerlendirebileceğimiz imkanlar var. Bizim derdimiz şu; Türkiye halkının yüzde 99’u Müslüman ülke. Bu 49 arkadaşımızın hepsi Müslüman. Onlara karşı böyle bir yaklaşımın olması bizi üzmüştür. Bunu temaslarla nasıl çözeriz bunun gayretindeyiz. Bunu istihbaratla yapıyoruz. İstihbarat örgütümüz bunu sürdürüyor. Temennim sağ salim bu işi başarırız. Dert gayret bu. Hakan beyin burada olmasının sebebi malum , Katarla çok ortak hareketimiz var . Katar Emiri’nin istihbaratı ki bir çok konularda bir cumhurbaşkanı , bir başbakının en yakın çalışma elemanı MİT müsteşarıdır. Bu konuda çok yakın çalışması gerekiyor, bu tür ülkelerde Hakan beyin yanımda olması doğal” yönünde karşılık verdi. 
{ "vars": { "account": "G-9Y3VVX61MK" }, "triggers": { "trackPageview": { "on": "visible", "request": "pageview" } } }