Doğal ürünlerin bilinçsiz kullanımı tehlikeliye zemin hazırlıyor

Metin Yıldırım, bu konuyu bir örnekle şöyle anlattı: "Aktarlarda hiç düşünmeden satılan ginseng, ginkgo bloba gibi bitkisel içerikli tablet ve karışımlar kan sulandırıcı etkiler barındırır. Bundan dolayı anti depresan kullananlarda ve yoğun kan sulandırıcı almak zorunda kalan hastalarda veya hemofili gibi kanı pıhtılaşmayan kişilerde
geri dönülmez hasarlara hatta ölümlere varan sonuçlara yol açabilir."
Karakovan balı adı altında ilginç fiyatla bal satıldığını anlatan Yıldırım, şunları söyledi: "Oysa, karakovandan amaç arının kendi yaptığı petekten oluşmasıdır. Süzüldüğü takdirde fenni kovanla karakovan arasında hiçbir fark kalmamaktadır; bu yüzden karakovanın süzmesi olmaz. Kilosu 30 lira olan polenin fahiş fiyatlarla farklı anlatımlarla sunulması kişilerde hem maddi hem de sağlık yönünden zarar vermektedir. Çünkü polen iyi bir kurutma sisteminden geçmesi ve çok iyi muhafaza edilmesi gereken bir arı
ürünüdür. Aksi takdirde bakteriler üretir. Bu da insanlarda kas erimesine kadar gider."
Doğal ürünlerin tedavi edici olarak anlatılamayacağına dikkat çeken Yıldırım, tıbbın alternatifi olmayacağını bildirdi. Doğal ürünlerin destek gıdaları olduğunun bilinmesi gerektiğini söyleyen Yıldırım, doktorların bile takviyeleri ilaç gibi anlatarak insanları yanılttığına dikkat çekti. İlaçların doğal ürünlerden yapıldığını kabul eden Yıldırım, sözlerine şöyle devam etti: "İlaçların etkileşim ve dozajları çok iyi hazırlanmıştır. Kullanımı hakkında uyarılar mutlaka bulunmaktadır. Oysaki her doğal ürünü
hep zararsız olarak görmekteyiz. Bir örnek verecek olursak zakkumun ölümcül etkilerini bile hiçe sayarak insanlar sağlığı için denemişlerdir."
Avrupa'da doğal gıda takviyelerinin marketlerde bile satıldığını hatırlatan Yıldırım, fakat izin veren mercilerin konuya çok özenli bakarak kullanım şekli, fayda ve yan etkilerinin yazılmasına izin verildiğini belirtti. Ülkemizde ise bu ürünlerin eczaneye taşınmaya çalışıldığını kaydeden Yıldırım, sözlerini şöyle sürdürdü: "Bu ürünlere faydalarını yazamıyoruz, kullanım şeklini belirtemiyoruz, yan etkisi hakkında hiçbir fikir beyan edemiyoruz. Çünkü bunlar kanunen yasak. Yalnızca gıda takviyesidir
ibaresine izin verilmektedir. Gıda takviyesi kelimesi adı altında insanların sağlığı ile oynanmaktadır."
Halkı gıda takviyesi hakkında bilinçlendirecek ifadeler yazıldığı takdirde eczanelere gerek kalmayacağını ve Batılı ülkelerdeki gibi insanların kendi ihtiyaçlarını karşılayacak gıda takviyelerine rahatlıkla her yerde bulunabileceğini aktaran Yıldırım, Osmanlı döneminden beri süregelen lokman hekimliğin eczacıların hiç de vakıf olmadığı bir konu olduğunu savundu. Bu ürünlerin eczanelere taşınması durumunda bitkisel desteklerin ülkemizde yok olmaya mahkum olacağını ifade eden, söz konusu yayınları yapan
kanalların cezalandırılması gerektiğini işaret eden Yıldırım, bu tür reklamı yapılan ürünlerin satışına engel olunmasını, bilinçli kişiler tarafından satılmasının sağlanmasını istedi.