Özel Medline Antalya Hastanesi Kardiyoloji Bölümü Şefi Uzm.Dr. İsmail Ateş, aort anevrizmasının damar çapının, normalin iki katına ulaşması ile damarda meydana gelen çatlama ya da yırtılma ile ortaya çıktığını söyledi.
Uzman Dr. İsmail Ateş, aort anevrizmasının patlayıncaya kadar genellikle hiçbir belirti vermediğini, patlamadan önce tesadüfen veya tarama yapılması sırasında tanı konulduğunu belirtti. Dr.Ateş, dolayısıyla belli yaşın üstünde ve risk faktörleri bulunan kişilerin hiçbir şikayetleri olmasa da taramadan geçmelerinin çok önemli olduğunu belirterek "Patlama riski yüksek bir anevrizmanın tespiti ve uygun zamanda yapılan ameliyatla hayat kurtarmak mümkündür” dedi.
TEDAVİ YÖNTEMLERİ
Aort anevrizmaları göğüs ya da karın bölgesinde endovasküler stent greftler (özel metal desteklerle yapılan yapay damarlar) ile göğüs ve karın boşluğu açılmadan tedavi edilebildiğini kaydeden Dr.Ateş, şöyle konuştu: “Karın bölgesine EVAR göğüs bölgesinde TEVAR olarak adlandırılan bu yöntemlerde sadece iki kasıktan açılan küçük kesiler ile bu özel yapay damarlar kasık atardamarından, anevrizma olan bölgeye yollanır ve orada açılır. Böylece anevrizmatik (balonlaşmış) kısım devre dışı bırakılarak, yırtılma riski ortadan kaldırılır. Bu modern teknikle hastalar genel anestezi almadan ameliyat edilebiliyor. Bununla beraber, çok daha az ağrı hissederek daha çabuk iyileşiyorlar. Ayrıca, bu yöntemde komplikasyon ve ölüm riski klasik ameliyatlardan daha düşüktür”
AORT ANEVRİZMASINDAN KORUNMA
Sigara içilmemesi gerektiğini belirten Dr. Ateş, sözlerini şöyle tamamladı: “Sigara içilmemesi ortaya çıkma riskini azaltır fakat gerçek önleyici tedavi yöntemleri henüz bulunamamıştır. Risk gruplarının damar ultrasonu ile incelenmesi gerekir. Birçok batı ülkelerinde 50 yaş üzeri erkeklerde rutin olarak damar ultrasonu ile aort anevrizması taraması yapılması önerilmektedir. Çapı 5.5 santimetrenin altında olan anevrizmalar belirli aralıklarla ultrasonla takip edilmelidirler”
İzmir Haber
Editör: TE Bilişim
