Türkiye iyisiyle kötüsüyle ilk kez halkın iradesi ile Cumhurbaşkanı seçti. Aslına bakarsanız zaten dolaylı yollardan yine halkın seçtiği kişiler seçiyordu Cumhurbaşkanı’nı ama çoğu dayatmaca olduğu için bu seçim çok daha manalı oldu sanırım.

Bir tarafta 12 yıldır Başbakanlık koltuğunda bulunan Recep Tayyip Erdoğan, diğer tarafta 14 partinin ortak adayı Ekmeleddin İhsanoğlu…

Halkımız Ekmeleddin İhsanoğlunu duyunca bu bize dayatmadır. Benin görüşümü yansıtmıyor kesinlikle partim desteklese bile ben oy vermem dedi ilk önce. Diğer yandan Recep Tayyip Erdoğan’a kayıtsız şartsız bütün Ak parti Kadroları, seçmeni, milletvekilleri koşulsuz destek verdiler. Ve tabii sonuçta Recep Tayyip Erdoğan %52 rekor oy oranı ile 12. Cumhurbaşkanı seçildi. Buraya kadar yaşananlar bir çoğumuzun malumu zaten…

Benim söylemek istediğim aslında başka bir bakış açısı. Ekmeleddin İhsanoğluna tepeden inme diyen bazı seçmenler; Bundan önceki hangi Cumhurbaşkanı tepeden inme değildi. Şu an ki Cumhurbaşkanımız Abdulllah Gül Ak parti’li vekillere tepeden inmedi mi, Ahmet Necdet Sezer Ecevit’in isteği ile Parlamentodaki bir çok milletvekiline tepeden inmedi mi ? Bu iki isim de bütün herkesin görüşünü savunuyor muydu hayır.  Ondan öncekileri hiç söylemiyorum bile Demirel, Rahmetli Özal, Kenan Evren… hepsi de bir şekilde tepeden inme değil mi.

Aslına bakarsanız Türkiye’de 14 partinin birleşerek öyle yada böyle tek bir aday çıkarması 2 sonucu doğurmuştur. Birincisi Türkiye’de hala çok güçlü bir demokrasi vardır ve bazı partiler arasında aslında uçurum da yoktur. İkincisi Recep Tayyip Erdoğan öyle kuvvetli bir adaydır ki karşısında Türkiye genelinde sıfır nokta bilmem ne kadar oyu olan bir parti bile olsa bu oluşumda ona ihtiyaç vardır.

Ve nihayet sonuç göstermiştir Ak Parti ve Erdoğan Türk siyasetine damga vurmuştur. İstenilen yada girilen bütün seçimlerden zaferle çıkılmıştır. Ve oy oranları artırılmıştır.

Şimdi seçim 2 sıkıntı doğurmuştur. Hem iktidar hem de ana muhalefet partisi Kurultay yada kongre kararı almıştır. Şimdi bir seçim 3 seçime dönüşmüştür. Ak parti içerisinde şimdilik emir komuta uygulanmaktadır. Kol kırılır yel içinde kalır misali. CHP içinde ise kazan artık kaynamıştır.

Her iki partinin içinde şimdi yada 2015 seçimlerine yakın sıkıntı oluşacağı kesin. İzleyelim ve görelim derim…