Nişana giden aile kaza yaptı: 3 ölü, 14 yaralı Nişana giden aile kaza yaptı: 3 ölü, 14 yaralı
25 Mart 2009'da düşen helikopterde hayatını kaybeden BBP Genel Başkanı Muhsin Yazıcıoğlu, Yüksel Yancı, Murat Çetinkaya, Erhan Üstündağ ve İHA Muhabiri İsmail Güneş, ölümlerinin 3. yıldönümünde anıldı. 4 Eylül Spor Salonu'nda düzenlenen anma programı, saygı duruşunda bulunulması ve İstiklal Marşı'nın okunmasıyla başladı. Kocatepe Cami İmam Hatibi İsmail Coşar'ın Kur'an-i Kerim tilavetinin ardından Muhsin Yazıcıoğlu'nun hayatı slayt eşliğinde salondakilere aktarıldı. Salonu dolduranlar, Muhsin Yazıcıoğlu'nun slayt gösterimini izlerken gözyaşlarını tutamadı. Anma gecesinde konuşan Sivas Belediye Başkanı Doğan Ürgüp, Muhsin Yazıcıoğlu'nu unutmayacaklarını ve savunduğu davasında ilerleyeceklerini söyleyerek, "Biz Muhsin başkanımızı ve şehitlerimizi hem ruhumuzla hem aklımızla sevdik" dedi. BBP Genel Başkanı Mustafa Destici, gündemde olan 'sivil şehitlik' konusunu eleştirerek, hükümete yüklendi. Destici, "Acımız ilk günkü gibi, üzüntümüz ilk günkü gibi. En büyük tesellimiz, onların şehit olması ve en büyük arzumuz da onlar gibi şehit olarak onlarla ahiret hayatında Peygamber Efendimizin sancağında buluşmaktır. Biz şehitlerimize üzülürken, 25 Mart - 31 Mart'ı her yıl 'Şehitler Haftası' olarak değerlendirirken, maalesef bugünlerde 'sivil şehit' diye bir kavramla karşı karşıya kaldık. Hrant Dink'i de şehit yapacaklar, PKK'ya yataklık, istihbaratçılık yapanları da şehit yapacaklar. Buradan sesleniyorum. Cumhuriyetin kurulduğu, Selçuklu'ya başkentlik yapmış, şehit Muhsin Yazıcıoğlu'nun memleketi Sivas'tan sesleniyorum. Eğer şehit arıyorsanız Kerbala'daki Hz. Hüseyin'e bakın, siz şehit arıyorsanız Malazgirt'e bakın, siz şehit arıyorsanız İstanbul surlarındaki Ulubatlı Hasan'a bakın, siz şehit arıyorsanız Çanakkale'deki kınalı kuzulara bakın, siz şehit arıyorsanız daha iki gün önceki kahraman özel harekat polislerine bakın. Yüce Allah'ın Kur'an-ı Kerim'de zikrettiği, bu ulvi makamın içini boşaltmaya ve bunu dağıtmaya sizin ne hakkınız var ne haddiniz. Müslüman Türk milleti buna müsaade etmez. Bu memleketin her karış toprağı şehit kanlarıyla yıkanmıştır. Siz şehit arıyorsanız Erhan Üstündağ'a bakınız, siz şehit arıyorsanız Yüksel Yancı'ya, Murat Çetinkaya'ya, İsmail Güneş'e bakınız. Siz şehit arıyorsanız 'Zulüm Azrail olsa hep hakkı tutacağım. Mukaddes davalarda ölüm bile güzeldir' diyen Muhsin Yazıcıoğlu'na bakın. Sen, Muhsin Yazıcıoğlu'nu şehit saymayacaksın, Hrant Dink'i şehit sayacaksın. Bunun hesabını Allah sorar senden" ifadelerini kullandı. Hükümetin, terör örgütü PKK ile mücadelesini doğru bulmadığını dile getiren BBP Genel Başkanı Destici, eleştirilerde bulundu. Destici, "Eğer bugün biz terörle uğraşıyorsak, bunun tek sebebi vardır. Türkiye'nin lider ülke olmasını istemeyen dış güçlerdir. Çünkü Türkiye terör belasından kurtulduğu anda dünyanın en büyük ilk 10 ekonomisi içerisine girecek ve Birleşmiş Milletler'de 'veto' hakkını elde etmiş olacak ve dolayısıyla bu coğrafyada Türkiye'ye sormadan hiç kimse adım atamayacak. Bizi idare edenler kulaklarını iyi açsınlar, bizi iyi dinlesinler. Bu pervasızlığa, bu başkaldırılara artık dur desinler. Terörle Mücadele Kanunu'nu, Türk Ceza Kanunu'nu yeterli görmüyorum. Hatta Türkiye'nin aleyhine görüyorum. Başta idam cezası olmak üzere bir takım hukuki düzenlemelerin hemen getirilmesini savunuyorum. Madem bunu yapıyorsun, hiç olmazsa var olan hukuku uygula. Türkiye'de mecliste olan sözde bir siyasi partinin genel başkanı çıkacak açık bir mitingde 'Burası özgür Kürdistan olacak, biz burada yaşayacağız'
diyecek. Bir tanesi çıkacak, 'Ey başbakan kendine gel, aklını başına al, burası Kürdistan, burası Amed, burası Amed'in başkenti' diyecek. Sen de çıkacaksın PKK'yla mücadeleye, siyasileriyle müzakereye gireceksin. Siyasileri kim bunların? Bunlar PKK'lı değil mi, bunlar dağdan inenler değil mi? Sen kimi kandırıyorsun" dedi.

DESTİCİ: "BİZ BU DAVAYA HİÇBİR ZAMAN KAZA DEMEDİK, SUİKAST DEDİK"
Helikopter kazasının kamuoyunda suikast algısı oluşturduğunu ve bu algıyı oluşturan şüphelerin olduğunu dile getiren Destici, "Bu dava mutlaka milletin, ailelerin, bizlerin kalplerini tatmin edecek bir şekilde aydınlatılacaktır. Biz hiçbir zaman bu işe kaza demedik, suikast dedik. Çünkü kaza kırım ekibi rapor hazırladı. Kaza kırım diye rapor hazırlayanların üçü de şuanda tutuklu. Üçü de şüpheli olan, üçü de tutuklu olan bir ekibin hazırladığı kaza kırıma bakıp da bu hadise kazadır diye nasıl söyleyeyim?
Öbür taraftan da bu bir suikasttır, bu bir sabotajdır diye kesin bir bilgi ve delil yok. Ama araştırılıyor. Kamuoyunda bu bir 'suikasttır' algısını oluşturan beş, altı tane şüphe var. Cevabı henüz kamuoyuna sunulmayan veya kamuoyunu tatmin etmeyen soru var. Bu soruların cevabı kamuoyunu, bizleri, aileleri tatmin eder bir şekilde açıklanmadan tatmin olunmayacak ve sonuna kadar da bu işin peşini bırakmayacağız" ifadelerini kullandı.
Konuşmaların ardından anma programı, tasavvuf musikisi konseri ve sema ayini gösterisi ile devam etti.
Anma programına Vali Yardımcısı Veysel Çiftçi, Belediye Başkanı Doğan Ürgüp, Şehit Aileleri ve Gaziler Sosyal Yardımlaşma ve Dayanışma Derneği Başkanı Mustafa Hızal, Muhsin Yazıcıoğlu'nun ağabeyi Yusuf Yazıcıoğlu, hayatını kaybeden İHA muhabiri İsmail Güneş'in eşi Yasemin Güneş, hayatını kaybedenlerin yakınları, siyasi parti temsilcileri, kurum kuruluş daire amirleri, partililer ve vatandaşlar katıldı.

Editör: TE Bilişim