Bahar yorgunluğu incelendiğinde nemin ne derece hayatımızı etkilediğinin daha net görüldüğünün altını çizen uzmanlar, “Nem artışı vücuda 2 yönlü etki eder. Birincisi, burun boğaz ve orta soluk yollarında ödeme sebep olarak akciğere giden oksijen miktarını azaltır. Vücut oksijen azalmasının etkilerini azaltmak için çeşitli bölgelerdeki kan damarlarını büzer. Bu etki ile mideye giden damarların büzülmesi ile gastritler artar. Troid dokusuna giden damar büzülmesi ile troid hormon salgısı azalır. Kalp ve diğer damarları daraltarak hipertansiyon ve kalp krizleri artar. Cilt damarlarının daralması ile ciltte kuruma, dökülme ve saç dökülmesi gözlenir. Bütün damarlarda genel bir oksijenlenme azlığı yüzünden halsizlik ve yorgunluk artar. Baş dönmesi ve dengesizlikler gözlenir. Akciğer kapasitesi bu bölgedeki ödem yüzünden daha da azalır. Bu nefes darlığı ve hareketle sıkıntı hissini artırır. İkinci ise, nem oranında artış aynı zamanda terleme fonksiyonunu bozar. Bu bozulma hem vücut toksinlerinin atılmasını engeller, hem de vücudun nem dengesini bozar. Bu da kişinin kendini dengesiz hissetmesine sebep olur” dile konuştu.
Bahar yorgunluğuna en iyi ilaç olarak tatile çıkılması gerektiğini söyleyen uzmanlar, “İmkanlarınızı zorlayarak birkaç günlüğüne de olsa şehir dışına çıkın. Her gün sabahları aç karnına en az 5 dakika yürüyüş yapın. Ancak bu yürüyüşleri güneşli günlerde yapmaya özen gösterin. Her sabah 10-15 dakika aç karnına jimnastik yapılmalıdır, ama vücudu aşırı yormaktan da kaçınılması gerekir. Sofrada meyve ve sebzeyi eksik etmemeliyiz. Mevsimin özelliğini taşıyan sebzeleri bol bol yemeliyiz. Baharda vücudun daha çok vitamin ve minerale ihtiyacı vardır. Özellikle de B ve C vitaminleri ile potasyuma. Günde 3 litre su içmeliyiz. Uyku ritmimize dikkat etmeliyiz. Alkol alınmamalı. Alkole sarılmak çözümü zor problemler ortaya çıkarabilir. Kola ve kafeinden de uzak durulması gerekir” şeklinde konuştu.
Editör: TE Bilişim