Bayraklı’da minik başkanlar icraatlarını açıkladı Bayraklı’da minik başkanlar icraatlarını açıkladı
 Son zamanlarda orucun insan sağlığı üzerine olan etkileri birçok hastalıkla ilgili olarak yapılan çalışmalarda ortaya konmuştur. Biz de içinde bulunduğumuz Ramazan ayında  orucun sağlık açısından kazandırdıklarına değinmek istiyoruz.
Bilim insanları son zamanlarda yaşlanma karşıtı (anti-aging) yöntemler geliştirmeye çalışmaktalar. Yapılmış olan çalışmalar göstermektedir ki kalori sınırlaması, fare v.b. bazı hayvanlarda yaşam süresinin uzamasını sağlamaktadır.

Bu konu üzerinde çalışan bilim insanları, uzamış açlığın insanlar üzerindeki etkilerini araştırmışlardır. Ancak uzun süreli açlık, insanların hayatını olumsuz etkileyeceği için ise (kas kitlesinde azalma, günlük işlerin tam olarak yapılamaması gibi) dini bir dayanağı olmadan müslümanların tuttuğu oruca benzer şekilde aralıklı açlığı (intermittan fasting) temel alarak çalışmalar yapmışlardır. 
Düşük karbonhidratlı beslenmenin olumlu etkilerine benzer şekilde, uzun süreli açlık da birçok olumlu sonuca katkıda bulunmaktadır. Yaşam süresinde uzama, sinir sisteminin güçlenmesi, insülin duyarlılığında artma, strese karşı koruyuculuk, endojen hormon üretiminde iyileşme, düşünce akışında hızlanma bunlardan sayabildiğimiz ve şu an için bildiğimiz bazılarıdır. Aralıklı açlık olarak çalışmalarda, 16 saat açlık ve bunu izleyen 8 saatlik yemek yemeğe izin verilen bir dönem çalışmalarda model olarak kullanılmıştır.

Bu ise neredeyse bizim sahur ve iftar ile sınırlarını çizdiğimiz oruç saatlerine tam olarak uymaktadır. Bunu uygulamayanlara ise en azından haftada bir gün 24 saat aç kalmaları önerilmekte ve aç kalmadığı dönemlerde aç olduğu zaman yemek yenilmesi önerilmektedir. Bu da ‘Acıkmadan yemeyiniz, doymadan sofradan kalkınız’ hadisi şerifinin bilimsel olarak ispatı niteliğindedir. Aşağıda aralıklı açlığın dolayısıyla orucun sağlığımıza yararından bahsedeceğiz.
Kan şekeri ve Kan yağları:

Kan şekeri düzeyleri ilk günlerden itibaren düzenli olarak düşer. Ateroskleroza neden olduğu bilinen LDL-kolesterol gibi kan yağlarının düşürülmesi için farmakolojik tedavi bir seçenektir. Ancak kullanılan ilaçların önemli yan etkileri olabilmektedir. Yaşam tarzı değişikliği ve oruç tutmaya benzer şekilde aralıklı açlık, yan etkileri olmayan organik tedavi olarak da kabul edilebilir.

Uyum

Obez hastaların gün aşırı aç kalmalarıyla birlikte yapılan bir çalışmada, hastaların aç kaldıkları günlerde %26 daha az kalori aldıkları gösterilmiştir. Ayrıca hastalar aç kalmalarına karşın normal olarak yaptıkları fiziksel aktivitede bir azalma ya da güçlük de olmamıştır.
İlginç olan bir başka çalışmada da kokain bağımlılarının rehabilitasyonları sırasında aralıklı açlığın hastaların tedavilerine bağlılığı artırdığı gösterilmiştir. 

Kanser
Aralıklı açlığın, yeni kanser gelişimi ve yaşam süresi üzerine olan etkileri insan çalışmalarında gösterilmiştir. Kanser hastalarının tamamen aç kalmasıyla yapılan ketojenik diyetlerin yararı gösterilmiş olmasına karşın yapılması mümkün değildir. Aralıklı açlık ise benzer yararlara sahip olmakta ve yapılması daha kolay bir programdır. 
Hayvanlar üzerinde yapılan çalışmalarda aralıklı açlığın kanser oluşumunu engelleyebileceğini göstermiştir ve bu çalışmaların çoğunluğu fareler üzerinde yapılmıştır.
Kalori kısıtlamasının farelerde kanserli hücre çoğalmasını azalttığı gösterilmiştir. Aralıklı açlık da benzer etkiyi göstermektedir.


Sinir Sistemi
Çoğunlukla bilinen ve söylenilenin aksine açlık beyin ve sinir sistemine zarar vermemektedir. Beyin sağlığı üzerine olumlu etkilere neden olmaktadır. Yapılan bir çalışmada aralıklı aç bırakılan farelerin merkezi sinir siteminin ve tüm vücut sağlığının olumlu olarak etkilendiği gösterilmiştir. Yine bir çalışmada aralıklı olarak aç bırakılan farelerin çevresel sinir sistemi fonksiyonlarında iyileşme olduğu gösterilmiştir. 


Oruç tutmanın bu gibi birçok olumlu etkileri olmasına karşın, tip 1 (İnsüline bağımlı) diyabet, tip 2 diyabetin ilerlemiş formları, koroner arter hastalığı, kalp yetmezliği gibi ciddi hastalıklarda oruç tutulması sakıncalıdır. Bu gibi kronik hastalıkları olanların oruç tutmadan önce mutlaka takip edildikleri hekimlere danışarak onaylarını almaları gereklidir.

Dr. Barış Önder PAMUK
İzmir Kâtip Çelebi Üniversitesi Tıp Fakültesi
İç Hastalıkları AD. Endokrinoloji BD
İzmir Atatürk Eğitim ve Araştırma Hastanesi
İç Hastalıkları Kliniği

Editör: TE Bilişim