Megastar Tarkan ve Ceza İle Unutulmaz Bir Fanta Fest Sizi Bekliyor Megastar Tarkan ve Ceza İle Unutulmaz Bir Fanta Fest Sizi Bekliyor
Yani savcılık ya da mahkemelerce yapılan bir operasyon, işlem vs. değildir.

Kapatma işlemleri üniversitemizin eğitim faaliyetlerini değil YALNIZCA sağlık uygulama ve araştırma merkezinin ek binaları ile ilgilidir.

Bu uygulamaya dayanak teşkil eden YÖK Yürütme Kurulu Kararı Türkiye’deki sağlık eğitimi veren, tıp fakültesi, uygulama merkezi, semt poliklinikleri bulunan tüm vakıf üniversitelerini  kapsamaktadır.

YÖK’ün 04.11.2015 tarih 228 sayılı “semt poliklinikleri” konulu kararı doğrultusunda yapıldığı iddia edilen uygulama ülkemizin 5 ilinde, tıp fakültesi bulunan 23 vakıf üniversitesini ilgilendirmiş olmasına rağmen Türkiye’de sadece İzmir İl Sağlık Müdürlüğü ve İzmir Valiliği tarafından uygulamaya konulmuştur.

Bornova Sağlık Uygulama ve Araştırma Merkezi 11.05.2011 YÖK Yürütme Kurulu Kararı ile kurulmuştur.
Üniversitemiz bünyesinde yer alan Sağlık Bilimleri Enstitüsü, Tıp Fakültesi, Diş Hekimliği Fakültesi, Sağlık Bilimleri Fakültesi ve Sağlık Hizmetleri Meslek Yüksekokulunda, 2015-2016 eğitim öğretim yılı itibariyle 2663 öğrenci lisansüstü, lisans ve ön lisans programlarında kayıtlı olarak “akademik sağlık eğitimi” görmektedir.
Bu kadar çok sayıda öğrenciye İzmir’de 8 ayrı yerde bulunan ek binalarımızda kaliteli bir eğitim verebilmek amacıyla gerekli sınıf akademisyen istihdamı sağlanmıştır. Tüm bu gelişmeler YÖK’ün bilgisi dahilindedir.
Üniversitemiz her yıl YÖK tarafından denetlenmektedir.

Denetleme raporlarında ek binalarda verilen sağlık ve eğitim hizmetleri detaylı olarak irdelenmektedir.  Kapatılan ek binalar bugüne kadar YÖK tarafından da Bornova Uygulama ve Araştırma Merkezi’mizin bir parçası olarak kabul edilmiştir.

Ek binaların uygulama merkezlerinin bir parçası olup olmadığı sorusunun cevabı 08.01.2014 YÖK Yürütme Kurulu Kararı ile verilmiştir. Bu kararda “eğitim verilen tüm alanların uygulama merkezinin parçası olduğu”  kabul edilmektedir.

04.11.2015 tarihli YÖK Yürütme Kurulu toplantısında 2014 yılında alınan ek binaların uygulama merkezinin parçası sayıldığına dair kararın kaldırılmasına, semt polikliniklerinin faaliyetlerinin sona erdirilmesine, kapatma işlemlerinin tamamlanarak karardaki şartlara uygun olarak faaliyet gösterecek ek hizmet binalarının izin alınmak üzere 06.12.2015 tarihine kadar YÖK Yürütme Kurulu’na bildirilmesine karar verilmiştir. Bu karar doğrudan doğruya tüm vakıf üniversitelerine iletilmiştir.

Üniversitemiz bu yazı üzerine,  594 sayfadan oluşan 04.12.2015 tarihli cevabi yazımız ile  ek binalarımızda yürütülen eğitim öğretim faaliyetleri, çalışan akademisyen sayısı, akademisyenler nezaretinde yapılan uygulama ve stajlar, öğrenci sayısı, derslik kapasitesi, sosyal alanlar detaylı olarak belgeleriyle birlikte açıklanarak izin başvurusunda bulunmuştur.

Aynı bilgiler daha önce (18.09.2015 tarihinde) ek hizmet binalarımız başlıklı yazımızla İzmir Valiliği İl Sağlık Müdürlüğüne sunulmuştur.

Bu bilgilendirmelere rağmen İzmir İl Sağlık Müdürlüğü 07.12.2015 tarihinde üniversitemize yazı yazarak "ek hizmet binaları ile ilgili Yükseköğretim Kurulu Başkanlığına herhangi bir başvurunun olup olmadığı, alınmış izin belgesi var ise izin belgesinin bir örneğinin 09.12.2015 saat 13:00’e kadar müdürlüğümüze iletilmesi"  istenmiştir.

İl Sağlık Müdürlüğü’nün bu yazısı  üzerine 08.12.2015 tarihinde,  ek hizmet binaları ile ilgili izin başvurumuzun 04.12.2015 tarihinde ekleri ile birlikte Yükseköğretim Kurulu Başkanlığı’na sunulduğu bildirilmiştir.
İl Sağlık Müdürlüğü bu yazımız kendilerine ulaşmasına rağmen 09.12.2015 tarihinde saat 13:15’de başlamak üzere, haber vermeden, tüm ek binalarımıza durum tespiti yapmak üzere ekiplerini göndermiştir.
Yapılan incelemelerde, denetlenen ek binalarda eğitim faaliyetlerinin yürütüldüğü bizzat İl Sağlık Müdürlüğü ekipleri tarafından tespit edilmiş, öğrenci isimlerine kadar tutanaklara geçirilmiştir.
Görüldüğü üzere bu binalar gerçekten eğitim faaliyetlerinde kullanılmakta olup İl Sağlık Müdürlüğü tarafından da bu durum tescil edilmiştir. Durum tespiti için gelen ekiplere hiçbir yerde zorluk çıkarılmamış, görmek istedikleri her yer açılarak gösterilmiştir.

Buna rağmen İl Sağlık Müdürlüğü,  valilik oluru ile ek binaların kapatılmasına karar vermiş, kapatma işlemini polis marifetiyle gerçekleştirmiştir.

Yaşanan bu süreç adli bir süreç olmamasına rağmen, idarenin çok sayıda polis ile kapatma işlemine gelmesi vatandaşlar üzerinde bunun bir operasyon olduğu algısı oluşmasına neden olmuştur.

İzah ettiğimiz gibi bu bir idari idari işlemdir. Türkiye’deki tüm vakıf üniversitelerini kapsamaktadır. İzmir’de faaliyet gösteren başka bir vakıf üniversitesinin de iki ayrı uygulama merkezi aynı gün aynı işlemler sonucunda kapatılmıştır. Hatalı olduğuna inandığımız bu işlemin bir an evvel düzeltilmesi gerekmektedir. Aksi halde yaklaşık 1500 çalışan, eğitim faaliyetlerinin aksaması nedeniyle öğrencilerimizin, sağlık hizmeti bekleyen çok sayıda randevulu hastanın mağdur olacağını, kamuoyunun bilgilerine saygılarımızla sunuyoruz.
Şifa Üniversitesi Rektörlüğü


Editör: TE Bilişim