2010’lu yıllarda okuduğum bir teknoloji makalesinde metro istasyonlarındaki yürüyüş yollarının elektrik ürettiğini okumuş ve fevkalade etkilenmiştim.

İstasyon içinde yürüyen insanların ayaklarını basmalarıyla kinetik enerjiyi elektrik enerjisine dönüştüren bu taban plakalarının çok yakın gelecekte gündelik hayatımıza gireceğinden o zaman o kadar emindim ki.

Bekledim… bekledim ancak insan hareketini elektrik enerjisine çeviren bu teknoloji bir türlü gündelik hayatımıza girmedi.

Günümüz tablosunda Türkiye elektrik enerjisinin %30,2'sini hidrolik enerji, %24,2'nü doğal gaz, %20,8'ini kömür, %11'i rüzgâr, %9,6'sı güneş, %1,6'sı jeotermal ve %2,5'i ise diğer kaynaklardan elde ediyor. Ne yazık ki alternatif elektrik üretme serüvenimiz güneş ve rüzgâr enerjisiyle sınırlı kaldı.

Sebep, tahmin edebileceğiniz üzere gündelik hayata entegre edilmiş bu mikro çözümlerin yüksek maliyetli olması. Ancak... yaptığım güncel araştırmada bu teknolojinin öncülerden biri olan Londra merkezli Pavegen firması ümitlerimi tekrar yeşertti. Şirketin açıklamasında; elektrik üreten tek bir yer tabanı karosunun maliyetinin ilk üretimlerinde USD 7571 iken 2015 yılında USD 378 günümüzde ise USD 75- USD 160 olduğunu belirtmişler.

Maliyetlerin düşmesiyle umarım bu teknolojiyi gündelik hayatımıza entegre edebilme şansımız artacak ve elektrik tüketimimizi karşılamak için temiz, sürdürülebilir bir kaynak elde etmiş olacağız. Her hareketimiz kumbaraya atılan bozuk paralar gibi elektrik oluşturacak. Elveda prizlere bağımlılık…

Bir düşünün;

Spor salonlarında ve parklarda harcanan kaloriler elektrik enerjisine döndürülebilir

Ayakkabılarınızın tabanındaki teknoloji ile yürüdükçe elektrik üretebilir, cep telefonunuz ya da kulaklığınızı şarj edebilirsiniz.

Arabamızla üzerinden geçtiğiniz hız tümsekleri o sokağın elektriğini sağlayabilir,

Bu makaleyi yazarken kullandığım notebook ve mouse her tuş darbesiyle kendini az da olsa şarj edebilir

Kapılar pencereler açılıp kapandıkça, sevimli evcil hayvanlarımız koşup zıpladıkça elektrik üretebilir.

Bu gözle etrafınıza baktığınızda seçenekler sonsuz… işte bu sebeple çok sevdiğim “enerji hasatı” tabiri kullanılıyor. İnsanoğlu sürekli hareket ediyor tek yapmamız gereken hareketi ihtiyacımız olan elektriğe çevirebilmek.

Sevgi ve Saygılarımla